Katie ile 19:30'da lobide buluştuk. Arnavut kaldırımı sokaklar, küçük meydanlar -ama her kosebasi meydancik- gittiğimiz lokanta çok yakındı. "Roscioli" önce bunun fırınına gittik, pizza bianca aldık; bizim Ramazan pidesine çok benziyor. sonra iki sokak yürüdük ve lokantasina gittik.
aslında bu bir salumeria - vineria - formaggeria. bizdeki sarkuterilere benziyor, ama havalisi. onde dükkan var, arkaya doğru masalar. bir de alt katı var, mahzenimsi, orada da masalar devam ediyor.
onden bir "burrata" : mozarellamsi ama onun lastikliginde değil, süt gibi. manda kaymağının tadını animsatir bir tatlilik var. firinlanmis kiraz domateslerle, tabii zeytinyağı
onunla beraber bir de "selezione di prosciutti" : bu domuz ne kutsal bir yaratık.
ekmekler zaten kendi fırınlarından (not: AAR da ekmeklerini buradan alıyormuş)
sonra "spagettone alla carbonara" : çok yogun. ağır. yumurtaları ozelmis; 12 tanesini bir adamdan 22USD' ye alıyorlarmış. tavukları neyle besliyorsa? icinde bir de domuz çenesinden yapılmış bir numara da vardı; "Guanciale" kitir birsey ısırıyorsun, patlıyor, içindeki erimiş yağ ağzına dağılıyor. yıkıcı!
en son olarak da hayatımın ilk beyaz trufunu yedim. sadece tereyagli bir "tagliatella campofilone" ve üstüne truf traslandi.
sessizlik.
iPhone'umdan gönderildi